Piraziz oteldeki kahvaltının ardından Fındık denince akla ilk gelen şehir Giresun’da Fındık alışverişi yapıp, Espiye-Tirebolu-Görele-Vakfıkebir üzerinden Trabzon’a vardık.
Trabzon’da Aya Sofya Kilisesi ve Soğuksu Tepesi’ndeki Art Neuve (Yeni Sanat) tarzında Konstantin Kabayanis’in yaptırmış olduğu ve Trabzon halkının Ata’ya armağanı olan Atatürk Köşkü’nü gezdik.
Trabzon şehir turu ardından öğle yemeğimizi meşhur Akçaabat Köftecisi Nihat Usta' da alıp erkenden Hıdırnebi Yaylasındaki HIDIRNEBİ YAYLAKENT OTEL' e yerleştik.
Trabzon şehir turu ardından öğle yemeğimizi meşhur Akçaabat Köftecisi Nihat Usta' da alıp erkenden Hıdırnebi Yaylasındaki HIDIRNEBİ YAYLAKENT OTEL' e yerleştik.
Kısa bir dinlenme sonra uygun kıyafetlerimizi giyinerek yaylada tura çıktık. Hava oldukça serindi. Yürüyüşümüz sırasında güzel bir gölet gördük etrafı rengarenk kır çiçekleri ile bezeli.. Ardından sis bastı üşüdük ve otelimizin ahşap kaplı cafesinde ortada yanan sobanın etrafında toplanarak çaylarımızı yudumladık. Bilgi soruları, bilmeceler, fıkralar derken yemek vakti geldi. Yine ahşap kaplı dağ evi görünümündeki restoranda güzel yemekler eşliğinde hem trabzon usulü hem rize usulü horon dersi aldık :) Şef' ten bol bol temel-dursun fıkraları dinledik. Türküler söylendi, göbekler atıldı, horon edildi.. Çok eğlenildi çook.
1 yorum:
Fotoğraflar profosyonel tadında gerçekten hepsi çok güzeller ellerine sağlık..
Yorum Gönder